![semih çelenk Profile](https://pbs.twimg.com/profile_images/1604592978043047937/ed95mqkm_x96.jpg)
semih çelenk
@smhcelenk
Followers
7K
Following
24K
Statuses
13K
https://t.co/xEPaBUsZnu deu gsf öğretim üyesi. professor of performing arts&theatre #MahalleTiyatrolari #BalikliovaKoyTiyatrosu #GelinTanışOlalım #rüzgarbilgisi
izmir
Joined February 2010
@sismikveri anlaşılır biçimde santorini meselesini anlatıyor... felaket tellalları yerine bilim insanlarını dinlemek her zaman iyi gelir...
#Santorini #Kolumbo volkanları ... Volkanizmanın ürettiği depremler. En son 4 Şubat saat 04.00 de alınan güncel veriler ışığında kafa karışıklıklarını gidermeye çalıştım. Volkan patlaması ve büyük #deprem olursa ne olur çizerek cevap verdim. Videoyu kısaltmak için hızlandırdım,sonuna kadar izleyiniz. (Etkileşimlerden maddi kazancım yoktur)
0
0
2
sezai altekin... anısı sevenlerinde, seyircilerinde yaşasın...
Duayen sanatçımız ve çok değerli oyuncumuz Sezai Altekin'i kaybetmenin derin üzüntüsünü yaşıyoruz. 1966 yılında Şehir Tiyatroları kadrosuna giren usta oyuncu ve seslendirme sanatçısı Sezai Altekin'in cenazesi 31 Ocak 2025 Cuma günü (bugün) Bodrum Konacık Camii’nde kılınacak öğle namazının ardından Bodrum Gündoğan Mezarlığı’nda defnedilecektir. Şehir Tiyatroları ailesi olarak sanatçımızın ailesi ve sevenlerine baş sağlığı dileriz.
0
0
5
ne laf ne de söyleyen doğru bu arada... lafı söyleyen aristoteles... lafın doğrusu "amicus plato sed magis amica veritas" "platon'un dostuyum ama daha çok doğruluğun dostuyum"
Etik dersi vereceğinize, keşke felsefe giriş derslerine devam etseydiniz. Platon’un Rus değil, Antik Yunan filozofu olduğunu öğrenmiş olurdunuz.
5
28
191
@tayfun_kahraman 'a özgürlük... 1000 gün... dile kolay...
Silivri’den herkese merhaba, Öncelikle paylaştığım videoyu yeniden izlemenizi ricaediyorum. Videoda, 13 Haziran 2013 tarihinde Ankara’da, dönemin Başbakanı Sn. Recep Tayyip Erdoğan’ın davetiyle katıldığım heyetin, hükümet yetkilileriyle yaptığı 3.5 saatlik toplantı sonrasında, Başbakanlık konutunun merdivenlerinde yaptığım konuşmam yer alıyor. O halimi düşünüyorum. TMMOB Şehir Plancıları Odası İstanbul Şubesi Başkanı gencecik bir Tayfun. Hükümet davetiyle görev bilmiş kendine orada olmayı ve bu açıklamayı yapmayı. Bu açıklamanın üzerinden kocaman bir 9 yıl geçti ve bir andasuçlu ilan edildik. Aklımızın hala almadığı bir karar. Bugün, haksız yere tutukluluğumuzun 1000. gününü geride bıraktık. 1000 günlük anormallik yaşıyoruz. 1000 gündür demir parmaklıklar arkasındayız. 1000 gündür sevdiklerimize hasretiz. 1000 gün hayatımızdan geçti, gitti. 1000 gün dile kolay… 1’den 1000’e kadar saymaya başlasa insan usanır, bir yerde saymayı bırakır. Oysa ben hiç bırakmadım, eşim Meriç bırakmadı, kızım Vera bırakmadı. Annem ve babam bırakmadı. Meslektaşlarım bırakmadı. Öğrencilerim bırakmadı. Hayatı bir yerde durdurma isteği geliyor, yalan değil. Çünkü anılar hep dışarıda. O anların fototğrafıyla avunuluyor burada ancak. 1000 gündür bir bu anılara yenileri eklenir mi diye düşünüyorum. Videodaki gencecik Tayfun bir daha düşüyor hatrıma. Defalarca şiddetsiz ve demokratik tepki gösterilmesini, yasalara saygıyı hatırlatan ben değil miydim? Bütün TV kanalları bunlarıyayınlamadı mı? Şimdi neden hiç parçası olmadığım ve karşı çıktığım şiddet eylemlerinin faili sayılıyorum? Bu soruyu 1000 gündür soruyoruz. Mahkemede de sorduk. Tanıkları dinleyin dedik. Bütün ulusal kanallara çıkan görüntüleri verdik. Bakın bu masumiyetin kanıtıdedik. Kabul etmediler. Peşin hükümle, siyasi inatla verilen 18 yıllık bir ceza ile tüm hayatımız altüst edildi. Yine de sormaya devam ettik. 1000 günde en az 1000 kere sorduk. Sorsak, belki Silivri’nin soğuk duvarı bile dile gelir konuşurdu, bir cevap verirdi. Olayın birebir tanıkları ise susuyor. Hapishane duvarından bile daha soğuk olmak mümkün mü? Mümkünmüş. Çok basit, çok temel bir sorular soruyoruz: Benim suçum ne? Bu suçun kanıtı ne? Bu cezanın gerekçesi ne? Haykırıyoruz. Ailem haykırıyor, ufacık kızım Vera haykırıyor, aynı soruları, çevirip çevirip soruyoruz. Cevap yok. Adalet hepimiz için ne önemli bir kelime. Değil 1000 gün bir ömür geçse de bugün olduğu gibi gür haykıracağız: Adalet, hemen şimdi. Biliyorum sıkılıyor canınız. Biliyorum adaletin geciktiği her gün bir kâğıt kesiği gibi acıtıyor canımızı. Ama vazgeçmiyoruz umut etmekten. Ne olur hiç vazgeçmeyelim umuda tutunmaktan. Dostlarım, haksız tutsaklığımızın 1000. gününde özgür ve güzel günlerimizin yakın olduğu umudu ile hepinizi Silivri’den hasretle selamlıyorum. Sevgilerimle; Tayfun Kahraman / Silivri K. C. İ. K. A/42
0
0
0