@CaglarErtugrul
Bu şey değil mi ya 'KIVIRMA' aman dizime ve işime bir şey olmasın açıklaması hahahha bu sanatçıyı pek sevmem ama bu şarkısı tam senlik dinlemelisin
Gerçekten içine atanların asla "içime atıyorum" dediklerini duymazsınız. Herkesi güldürür, ortamın neşesi olurlar. Sonra bir gün ortadan kaybolurlar. Mesajlara geç dönerler, bazen günlerce dönmezler. O sırada kendi kendilerini iyileştirirler.
Ki sarılmak.. dünyaki bütün eylemlerden çok daha kıymetli olduğunu düşünüyorum. Kalbi, kalbin yanına koymak, kemiklerin kemiklere geçercesine sarılmak. Ben sarılmanın zamanı durduğuna inananlardanım bütün manasız iç sıkıntılardan kurtardığına inananlardayım.
İnsan toprak olma derdinde, toprak insan alma derdinde..
Ne toprağın gözü doydu, ne de insanın... ... Ve sükût...
Tefekküre duran derviş gibi narin...
Sızı İnce
Yara Derin...
Kendinle çatışmayı bırak, düğümlerini çöz, ruhunu özgür bırak. Dışarıda kendin için vermen gereken savaşlar varken, içinde kendi kendine çıkardığın savaşlarda yenilme. Tek başına çabalayarak ayakta kalamazsın, bırak o köprü de yıkılsın.
Uzak mesafe ilişkisi yaşanır. Bakın benim sevgilimle aramda 384.403 km mesafe var ve sevgime sadığım. Utandığında kızarır mesela, özlediğinde sararır, aramız bozukken buz gibi olur bembeyaz. Hepiniz de şahitsiniz.
Tatlı bir merhabayla başlayan geceler boyu kahkahalarla süren bir muhabbet Allah bin türlü belanı versinle sonuçlanabiliyor. Kime merhaba diyeceğinize dikkat edin
samimiyetle seçilen kelimelerin, özenle söylenen sözlerin, takip edilen mimiklerin, vurguların, tonlamaların, kıymet vermenin lâyığını bulduğu bir çağa denk gelmeyi çok isterdim.
Sevdaya dahil değil artık hiçbir şey. Sadık kalınmıyor verilen sözlere, yeminler kolayca bozuluyor artık.
Emekle kazanılmıyor artık sevdalar. Kimse bir Cemal Süreya gibi sevmiyor kadınını. Ve kimse bir Piraye kadar gururlu ama sevdasına sadık kalamıyor.
İnsan öldüğünde en yakınının, en sevdiğinin unutma süresi 18 aymış.(Bu en uzun süre)
Yani 18 ay sonra acısı diner, sizi tatlı bir anı olarak anımsarmış.
Düşününce içim acıdı bir an.
Değer verdiklerimin,
Çok sevdiklerimin,
Umarım hiçbir zaman gökyüzüne bakmaktan vazgeçmezsin, gök gürültülü zamanlarda bile. Gece her şeye biraz daha şahit galaksiler ve yıldızlar…
Umarım hiçbir zaman küçük ve güzel ayrıntıları kaçıracak kadar büyümezsin.
Böyle garip garip şeyler kurmaya başladım kafamda. Hayal mi görüyorum, olayları mı hayalleştiriyorum anlamıyorum. Her şey uçup gidiyor. Güneş sevmeyen ben, bir daha güneş yüzü göremeyeceğim diye korkuyorum dışarı çıkıp yüzümü güneşe çeviriyorum. Arada kendimi evlere bakarken++
Sana bir şey olsa haberi olmayacak insanları taşıyorsun içinde, sana bir şey olmasın diye içi titreyenler varken. Başka evlerin ışıklarına dalmışsın, karanlığın bundan. Birilerine özenirken senin güzelliğin kırılıyor aynada, tüm ağrın ondan..
Hep gülemezsiniz. İşler hep yolunda gitmez. Hep mutlu olmak mümkün değildir. Hep kazanmak diye bişey olmaz. Hep doğru yapmazsınız. Ama hep acı çekmezsiniz de. İşler hep kötüye gitmez. Hep mutsuz olmaz, hep kaybetmez, hep yanlış da yapmazsınız. "İşte bunlar hep yaşamak."