![Suriçi'nin Sesleri Profile](https://pbs.twimg.com/profile_images/1352924994758729734/JkZOZqjE_x96.jpg)
Suriçi'nin Sesleri
@matruskaninhici
Followers
19K
Following
807
Statuses
17K
Bağımsız, işsiz, Dr. araştırmacı. 🎓İÜ Sanat Tarihi 🎓İÜ İktisat 🎓MÜ Küresel Şehirler ve İst. Araştırmaları, YL 🎓MÜ Yerel Yönetimler ve Kent Politikaları, DR
Fatih, İstanbul
Joined September 2017
🎓Bitti. Sonunda işsiz doktoralı mertebesine erişildi. Suriçi literatürüne katkı sunma hayali gerçeğe döndü. Sadece bir amaçken maalesef amacın ta kendisine dönüşmüştü ama bitti. Bitmeliydi. Çok zor şartlarda yazıldı. Ama bitti. 8,5 yıl dünyanın en sıradan eylemiyle dahi uğraşılsa, bittiğinde rahatlanır. Konu bir lisansüstü serüveni ve doktora tezi ise o uğraş hayatın tamamına hükmeder, eşten dosttan ayrı bırakır, hayatın akışından koparır, ruhunuzu emer, kendinden başka bir şeyle meşgul olmanıza izin vermez, GS hariç. Böylesi bir çılgınlık bitince de o rahatlama hissi üst düzeyde olur. Mutlulukla ise alakası yok. Zira ortada mutlu olacak somut bir sebep yok. Yarın olur mu? Bilinmez. Ama şu an yok. Hissedilen yalnızca, bitmeme ihtimalinde yaşanacak buhrandan uzak kalabilmiş olmanın huzuru. Önsözde gerekli kişilere teşekkürler mevcut, yakında paylaşırım, onlar kendilerini biliyorlar zaten. Ama ailemi es geçemem, onlar olmasaydı tek bir sayfa dahi yazamazdım. Jüri üyelerime ise ayrıca teşekkürler. Körler sağırlar birbirini ağırlar tadında dost meclisi modunda jürilerin yoğunlaştığı ve kolaylıkla tezlerin kabul edildiği çirkin bir akademi ikliminde benim jürim -elbette dahlimle- çok kaliteli, her daim gururla anacağım bir jüri oldu. Danışmanım Doç. Dr. Osman Savaşkan'a, tez izleme komitesi üyeleri Prof. Dr. Nihal Ekin-Erkan'a, Prof. Dr. Suna Gülfer Ihlamur-Öner'e, Prof. Dr. Murat Şentürk'e ve Prof. Dr. Şükrü Aslan'a teşekkür ediyorum, tezin niteliği sayelerinde arttı. Bir teşekkür de Yedikule Cer Atölyeleri emekçisi demiryolcu büyüklerime ve Yedikule sakinlerine. Kendilerini gönül insanı gösteren sözde muhalif kent zorbalarına, hayatlarını zenginleşmeye, sömürmeye, ayrıştırmaya adamış iktidar unsurlarına kendi çapımda ızdırap olmaya, Suriçi'nden ve birçok yerden haberler vermeye, gündem yaratmaya, eleştiri yapmaya, beğeni sunmaya kesin dönüş yaptım. Kötü günler geride kaldı. Sırada daha kötü günler var👌🏻
28
5
242
RT @matruskaninhici: Aynı sokaktaki bu minik boşluk da zaman içinde yandaki meyhanenin hususi deposu gibi bir işleve kavuşmuş. Kamusal mekâ…
0
0
0
RT @matruskaninhici: 🤦Kedi kardeşim manidar duruşuyla bu nankörce cümleye gerekli cevabı vermiş. #SuriçininBekçileri #129 Yer: Ahırkapı ht…
0
1
0
RT @matruskaninhici: Çok üzücü. Ama en kısa sürede ayağa kalkacaklarına eminim. Bu insanlar hayatlarını etraflarındaki hayatları yeşertmeye…
0
4
0
RT @Alikev_org: 6 Şubat 2023 | Unutmadık, Unutmayacağız İki yıl önce, 6 Şubat 2023’te, Kahramanmaraş merkezli büyük depremlerle sarsıldık.…
0
4
0
RT @matruskaninhici: İstanbul PLANLAMA Ajansı'nın lansmanında program 45 DAKİKA kadar sarktı ve Sassen ile Sennett'tan pek bir şey anlayama…
0
1
0
RT @matruskaninhici: Cankurtaran Caddesi ve Yeni Saraçhane Çıkmazı'nın kesişimini aşağıda paylaşmıştım. Eski İstanbul'u iliklerinize kadar…
0
1
0
RT @matruskaninhici: Yeni Saraçhane Çıkmazı da dizide dış mekân olarak kullanılan çok hoş, gizli bir geçittir. Elbette burası da çok kan ka…
0
1
0
RT @SehirKitapligim: Görünmez Kentler’e farklı pencerelerden yaklaştığımız çalışmamız nihayet yayında. Editörümüz Abdullah Başaran ve Telem…
0
1
0
👇🏻
#biamag Gökkafes ve Galataport’tan sonra Kalamış Marina da kentsel dokuya uymayan bir çehreye bürünecek. ✍️ Feride Çetin yazdı: ‘Beni o limana çıkaramazsın’
0
0
1
Yedikule atölyelerinin bir bölümünü olışturan yol atölyesinden kalan nadir paçalardan biri de bu ilkyardım sandığı; Sirkeci'deki müzede sergileniyor. Yol atölyeleri yapılarını devlet ve Ege Yapı korumaya değer görmedi. Yerlerinde bugün bu apartmanlar var. Çok zenginler oturuyor.
Konumdan da kısaca bahsedeyim. Malumunuz, Yedikule, İstanbul'un tarihsel değeri yüksek semtlerinden biri. Bu nadide semtin çokkatmanlı belleğini oluşturan, kimliğinin asli unsurları olarak addedebileceğimiz birçok özelliği var. Demir yolu kültürü de bunlardan biri. Hisar, Altın Kapı, bostanlar, günümüze pek ulaşmayan gayrimüslim nüfus ve kozmopolit yapı, gazhane, özel sivil mimari örneği konutlar gibi demir yolu kültürü de Yedikule için çok önemli. Ancak bu kültürün günümüzde izleri neredeyse görülemeyecek duruma gelmesi söz konusu. Buna sebep olan ana etken ise 1870'lerden 1990'lara kadar faaliyet gösteren Yedikule Cer Atölyeleri'nin kapatılması. Yedikule Cer Atölyeleri, faal olduğu dönemde Yedikule semtiyle sıkı bağları olan bir mekândı. Yüzlerce işçinin semtin sakinleri ve esnafıyla güçlü bir ilişkisi vardı. Bir kısmı zaten Yedikule'de ikamet ediyordu. Atölye çalışanları gibi gazhane, deri fabrikaları ve diğer küçük fabrikalarda çalışan işçiler de semtte ekonomik anlamda canlılık sağlıyor, toplumsal ilişkileri güçlendiriyor, mekânsal izler bırakıyordu. Atölyeler semtin insanına çeşitli etkinlikler nedeniyle açılabiliyordu. Semtle bütünleşmiş bir kompleks söz konusuydu özetle. Ancak hepimize ait olan, kamusal bir mekân olan cer atölyeleri alanı 2000'lerin ortalarında yenileme alanı ilan edildi. 2010'ların ortalarında ise Ege Yapı ve TOKİ ortaklığında lüks kullanıma yönelik bir konut sitesi olarak tanımlandı ve proje yakın zamanda sonuçlandırıldı. Artık Yedikule Cer Atölyeleri kamuya ait değil. Orada yaşamanın maliyetini karşılayabilen zenginler oturuyor. Birkaç eski atölye binası güya korundu. Bazısı (Vagonaj binası) loft üniteler olarak ikamete açıldı. Çoğu atölye binası kültür mirası kategorisine sokulmadı ve yıkıldı, yerlerine apartmanlar dikildi. Alanda uzun yıllar boyunca birikmiş sosyal ilişkiler, mesleki deneyimler, işçi kültürü izleri vs. her şey yok sayıldı, somut olmayan kültürel miras değeri göz ardı edildi. Günümüzde bu çok değerli alanın her tarafı çitlenmiş durumda, içeri girmek yasak, bakmak dahi yasak. Kültür mirasımıza, özelde ise endüstri mirasımıza yönelik, mekânı yalnızca kullanım değerine indirgeyen anlayış, bizim olanı bize yasaklıyor ve buna yol açan ise maalesef kamu otoritesi. Bir yanda Yedikule Hisarı Fatih Belediyesi tarafından ziyarete açık şekilde restore edilmekteyken, diğer yanda Yedikule Gazhanesi aynı şekilde kamusal niteliği korunarak İBB tarafından restore edilmekteyken, komşuları olan Yedikule Cer Atölyeleri ise hem ülkemizin insanlarına hem gelecekteki potansiyel yurt dışı ziyaretçilerine kalıcı olarak kapatıldı. Demir yolu kültürünün semtteki varlığını iyiden iyiye zayıflattı. Yedikule gibi birçok yerleşim, mekânı yalnızca nicel değerlerle ölçen anlayış tarafından zarara uğratılmakta, belleksizleştirilmekte. Bana da atölyelerin Yedikule için önemini, benzer dönüşüm projelerinde mekânın civar semtle olan ilişkisini dikkate almanın neden gerekli olduğunu anlatmak düştü.
1
1
10
RT @matruskaninhici: "Balaban İskelesi", Hikmet Onat, 1962, İş Bankası Resim Heykel Müzesi. Eskiden var olduğuna inanamadığım yapıların b…
0
1
0
Tezim basılırsa ben.
Doktora tezim @iletisimyayin etiketiyle yayında! Cumhuriyet tarihine ışık tutan bir eser. Her evde bir nüsha bulunmalı, herkesin başucu kitabı olmalı.
0
1
6