İmralı Canisi Abdullah Öcalan’ın açıklamaları televizyonlarda yayınlanıyor. Allah sebep olan herkesin belasını versin.

RT @34FatihKocaoglu: Suriye Bayırbucak Türkleri Türkiye'de "Suriyeli Arap" olarak algılatılan ve toplumun belli bir kesimi tarafından "m…

RT @AlperenOcakGM: Milletimizin her zor anında olduğu gibi “Asrın Felaketi” olarak kabul edilen #6Şubat depremlerinde de yanındaydık. Alper…

Allah; milletimize bir daha böyle ağır bir imtihan yaşatmasın, şehitlerimize rahmet eylesin ailelerine sabırlar versin. Depremden etkilenen tüm vatandaşlarımızın yardımcısı olsun. Deprem zamanı afet bölgesinde aylarca kaldığımız ekiplerimiz başta olmak üzere mücadele eden, destek veren milletimiz varolsun. #AsrınBirlikteliği #6subat2023 #deprem

Zorunlu müdafiilik müessesesi bir saçmalıktan ibarettir ve değiştirilmelidir. CMK atamaları vatandaşı özgürlüğünden ediyor. Alt sınırı 5 yılın üstünde olan koca koca dosyalara meslek hayatının başında olan avukatlar atanıyor, tecrübesizlikten ve kahır ekseriyetinin ilgisizliğinden büyük hak kayıpları yaşanıyor. Meslektaşlarımız belki kızacaklar ama vatandaşın hak kaybı avukatın kazanacağı üç kuruştan daha kıymetli. CMK sistemi köklü bir değişikliğe ihtiyaç duyuyor. Gözaltına alınan şahsın ailesine haber verilerek 24 saate kadar bir avukat bulmaları bu süreçte bir özel müdafii ile anlaşılmıyorsa, mesleğinde belli bir kıdemi aşmış ve belirli sayıda ceza dosyasına vekalet sunmuş avukatlardan, avukatın da rızasına bakılmaksızın zorunlu görevlendirmelerin yapılacağı gibi bir sistem getirilmeli. Vatandaşın özgürlüğü öncelenmeli avukatın kazanacağı ücret bir sonraki mesele. Avukatın sorunlarını 3 kuruşluk CMK ücreti çözmez, bu kadar fazla avukat sayısıyla, CMK ücreti tartışmak bataklıkta sinek avlamaya benziyor. Hep yanlış şeyleri tartışıyoruz. İktidar artık sorumluluk üstlenmeli ve memleketin en seçkin meslek gruplarından olan avukatların içine düştüğü bu zor durumu bir an evvel çözmeli. Mantar gibi her yerde türeyen hukuk fakülteleri kapatılmalı, mevcudu azaltılmalı ve avukatlara yeni iş alanları açılmalı.

Genç Teğmenler 2016 darbe teşebbüsünden sonra okula girdiler, çok detaylı istihbarat araştırmalarından geçtiler. Tamamı Milliyetçi Muhafazakar ailelerin çocukları. Uzunca bir araştırma yapıldı haklarında tören alanındaki yaptıkları eski yemin metnini okumak dışında herhangi bir olumsuzluğa rastlanılmadı. Evet bu çocuklar önceden uyarılmalarına rağmen böylesi bir şey yapıp disiplinsizlik yapmışlar lakin bu basit mesele bu denli siyasileşmemeliydi. Bu çocuklar siyasi iktidara karşı bir oluşumun bir parçası gibi yansıtıldı. Bu çocukların üzerinden siyasi bir bilek güreşi yapıldı, olan gencecik evlatlarımıza oldu. Muhalefet bu çocuklar üzerinden siyasi mesajlar verdi. İktidar da siyasi bir karşılıkta bulundu. Bu hareketin karşılığı ihraç edilmek olmamalıydı. Kendi çocuklarımızı bu kadar çabuk harcamamalıyız. İnşallah mahkeme sürecinde bu yanlıştan dönülecek ve bir gün üniformalarına kavuşacaklar. Uzunca yıllar Türk Devleti’ne ve Türk Milleti’ne hizmet edecekler. #TeğmenlerimizinYanındayız

RT @Mustafa_Destici: 32 yıldır, ülkemize, milletimize ve inançlarımıza hizmeti esas aldığımız, uzun ve zor bir yolculuğu sürdürüyoruz. Büy…

RT @bbpgenelmerkez: Bir hayalim var: Adriyatik’ten Çin Seddi’ne kadar kaynaşmış, güçlü bir Türk dünyası hayal ediyorum. Büyük bir Türkiye…

Türk Futbolu’nun ne kadar rezil bir halde olduğunu tüm ülke canlı canlı izledik. 3 büyük diye bir şeyin olmadığını sermayenin Anadolu takımlarının hakkını gasp ederek bu balonları şişirdiğini gördük. Galatasaray Ajax karşısında darmadağın oldu, Fenerbahçe köy takımı karşısında ezildi, Beşiktaş hakkında yorum yapmak dahi istemiyorum. Hafta sonu penaltılarla, verilmeyen kırmızı kartlarla kazanır moral depolarsınız üzülmeyin.

RT @U_Hareketi: 💢 Uygurca Apa (anne)..." diye feryâd eden küçük Uygur kızın ÇKP rejimi tarafından evlatlığa verilen çinliden Acımasızca Att…

Memlekette ahlak bekçiliği yaptığı iddiasında olup yayına davet ettiği kişilere sırf popülizm uğruna, kendince canlı yayın operasyonu çeken @kubrapc’ın ahlak seviyesi videodaki kadardır.

Bana, -sen yoksun, sen öldün- diyorlar. Bu kör acuna inat yedi iklimdeyim, İşte ellerini tutuyorum yaşanmamış bir çağın, Ben güneşi kıskandıran gerçeğim Dayanılmaz ağrılar çekiyorum hey! Masallarda da olsa bir gün çıkıp geleceğim Bir sevgi büyütüyorum içimde tomur tomur Gün görmemiş şiirlere gebeyim Gerilmiş bir yayım korkulardan azâde; En amansız savaşlara gireceğim. Bu coşkun ozanları ben öğütledim böyle, Nerede hasret kokan bir Türkü varsa içindeyim. Tutsak kızların avuçlarına yağıyorum her güz Bir Kafkasya’dayım bir Çin’deyim Gök bıçaklar sapladım karanlığın karnına Sürüsü yitmiş çobanların izindeyim İçim içime sığmıyor, maytaplardan deliyim; Bir bayrak dalgalansa yüceden; “Hadi” dese birisi Peşindeyim, vallahi peşindeyim Dilaver Cebeci

Bolu’da meydana gelen yangında otel “Turizm İşletme Belgesi” sahibi ve otel belediye yetki sınırları dışında olduğu için bütün sorumluluk Kültür ve Turizm Bakanlığı’na ait. Belediye istese de otelde herhangi bir denetim, mühürleme vs yapamaz yetki de sorumlulukta bakanlıkta. Otel bakanlığa sunacağı yangın yeterlilik belgesini Bolu Belediye’si İtfaiyesi’nden alamayınca başvurusunu geri çekip bakanlığın lisans verdiği başka bir özel firmadan yangın yeterlilik belgesi alıp bakanlıktan Turizm İşletme Belgesi’nin süresini bir yıl daha uzatmış. Bolu Belediyesi de başvuru üzerine bunca eksikliğini tespit ettiği oteli bakanlığa ihbar etmemiş. (Kanunen ihbar yükümlülüğü yok, çünkü özel başvuru ile yapılan bir denetim ve daha sonra geri çekilmiş. Ama yine de ihbar etmeliydi.) Kültür ve Turizm Bakanı aynı zamanda ETS Tur’un sahibi. ETS Tur ilgili otelle de çalışıyor. Üzerinden kaç gün geçti sadece mevzuata bakılıp sorumluluk kime ait bunu açıklayacaklar ama tek bir açıklama yapılmadı. Tek bir insan evladı da istifa etmedi. Yazık.

Konya’da yıkılan binada 3 kişi enkaz altından sağlıklı bir şekilde çıkarıldı. Binada arama kurtarma çalışmalarımız devam ediyor. Başta AFAD’ımız ve Alperen Arama Kurtarma Ekiplerimiz olmak üzere bütün çalışanların yüreğine sağlık.

RT @alparkonya: ALPAR(Alperen Arama Kurtarma) #konya

Alperen Arama Kurtarma Ekiplerimiz Konya’da çöken binada çalışmalarına devam ediyor. Çökme öncesi uyarıda bulunulduğu için binada çok fazla kişi olmamakla birlikte tam olarak kaç kişinin olduğu henüz net olarak bilinmiyor. An itibarıyla 3 kişilik bir aileden ses alınıyor ve kurtulmaları an meselesi.

Devletin, milletin malını malını domuz gibi semirenler; Osmanlı Devleti’ne Sadrazamlık yapmış olup da oturacak evi olmayan Talat Paşa’yı elbette sevmezler.

76 kişi sorumluluk sahiplerinin ihmalleri yüzünden yanarak can verdi. İnsanlara akrabalarının yanmış cesetleri tavuk firması dorsesinde getirilerek teşhis ettiriliyor. Utancından istifa etmesi ve sorumluluğu oranında cezasını çekmesi gereken Bakan ve Belediye Başkanı devlet terbiyesinden yoksun bir şekilde kameralar önünde birbirini suçluyor. Haklısınız beyler; sizin bir kabahatiniz yok sizi o koltuklara oturtan millet suçlu biz suçluyuz.

Doğru kimden gelirse desteklerim, Erdoğan da yapsa Baykal da yapsa Bahçeli de yapsa ardında dururum yanlış da kimden gelirse gelsin karşısında dururum diye öğütlemişti Muhsin Başkan. Ben de samimi hislerinize saygı duyuyorum lakin bir hukuksuzluğa topyekün karşı gelme kültürümüzü kaybettiğimiz için bugün Muhsin Başkan’ın soruşturma süreci de 16 yıldır akamete uğruyor. Öcalan Cezaevinden çıksın diyen herkes kanun kapsamında “Terör Örgütü Propagandası” suçunu işlerken böyle bir süreçte Genelbaşkanımızla birlikte sürece en sert tepkileri koyan Ümit Özdağ’ın başına bunların geliyor olmasını kabul etmiyorum. Ben de size hayırlı geceler diliyorum, Allah’a emanet olun.

Abdullah Öcalan’ın Meclise davet edildiği bir ortamda Ümit Özdağ hukuksuz bir şekilde gözaltına alınıyor. Ümit Özdağ’ın siyasi tavrını hiç desteklemedim, karşısında durdum fakat amaç yeni açılım ihanetine karşı çıkanlara gözdağı vermekse Türk Milliyetçileri bu gözdağına boyun bükmez. Cumhurbaşkanı’na hakaret suçlamasıyla bir siyasi partinin genel başkanı 1 gün önce açılan soruşturma dolayısıyla gözaltına alınmaz, Ankara’dan İstanbul’a ifade vermek için götürülmez. İfadeye çağırılır, ikamet adresinde talimatla ifadesi alınır serbest bırakılır . Kanaatimce Ümit Özdağ’ın ifadeleri siyasi eleştiri mahiyetinde içerisinde Cumhurbaşkanı’na hakaret unsuru içeren bir ifade de yok. Istanbul Cumhuriyet Başsavcılığı ne yapmaya çalışıyor bilmiyorum ama iyi şeyler yapmıyor. Ümit Özdağ bu süreçten güçlenerek çıkar. Kahrolsun istibdat, Yaşasın hürriyet.