Çok heyecanlıyım…
Bir süredir kimseye değmeden düşe kalka, sallana sallana yürüdüm. Yolun sonundaki aynada gördüm kusurlarımı. Ayna, yeni bir yolun başlangıcı oldu. Bu yolda bana eşlik eden herkese teşekkür ederim.
“Kusura Ayna” ile merhaba,
Patatesten bir tanrı, çantadan bir arkadaş, çocuk ellerinden bir silah, ayakkabı topuklarından bir kalkan, ağızdan bir kusur, rimel kutusundan bir eş, kötü kalpli kurttan bir âşık, kuyruktan bir ayıp...
Didem Kazan Sol'un ilk öykü toplamı Kusura Ayna haftaya raflarda olacak.
Yani çok şeye öfkelendim ama özel okul velilerinin çocuklar geri kalıyor diye eğitim talep etmelerini,hatta bazı okulların uzaktan eğitim yapacak olmasını kabullenemiyorum. Hiç mi canınız yanmıyor ya! O öğretmenler insan değil mi? Nasıl ders anlatacaklar sizin süper çocuklarınıza
İlk göreve başladığım senelerde bir öğrencimin yüzü çil doluydu ve alay ediliyordu arkadaşları tarafından. Bir gün sınıfta bir metin okuduk; “Güneş’in Öptüğü Çocuk.” O zaman “sen çok özel bir çocuksun, seni güneş öpmüş,” demiştim:) o gülümseme hâlâ aklımda:)
Ret cevabı vermek de inceliktir. Cevapsız bırakmak ve bunun için uzun süre bekletmek kabalıktır. Eğer size gönderilen eserleri okuyorsanız ve hemen bir karar veriyorsanız o anda ret cevabı da yazabilirsiniz. Bazen öykülerimi uzay boşluğuna fırlatmış gibi hissediyorum.
Burada çemberler var ya; ondan irili ufaklı edebiyat camiasında da var.O çemberlerin birine dahil değilseniz yok sayılıyorsunuz. Okurlar, yazarlar hatta yayıneviniz tarafından. Buna rağmen küsmeyip yazıyorsanız büyük insansınız. Bravo.
O şarkıdaki gibi; ya içindesindir çemberin…
Ortaokula gidiyordum, aktüel dergisi Alevi sayısı çıkarmıştı. Deli gibi okumuştum. Çünkü biz komşularımızın dediği gibi dedelerimizin yıkandığı suyla yemek yapmıyorduk. Bu korkunç şeye nasıl inanırlardı? O dergide okumuştum gerizekalıların nelere inandığını!
Şu fotoyu paylaştım instada:) kuaför bir takipçim var kızıl mı yapsak diyor:) oğlum neden kanıma giriyorsun diyemedim jdjdjdj onun dönüşü zor dedim:) ve evet, kazayaklarım var, botoks düşünmüyorum, teşekkür eder iyi günler dilerim:))
Sürekli çok okuyan insanları eleştiren insanları görüyorum burada. Ben çok okuyamıyorum ve benzer önyargılarım vardı. Fakat bunu yıkan birkaç örnekle karşılaştım. Sabah çok erken kalkan, emekli olmuş, tv izlemeyen, sosyal medyada aktif olmayan biri neden okuyamasın?
Evet, çalıştığın yerin şartları çok önemli ama en önemlisi çalışma arkadaşların:/
Geçen sene bu okuldan kahkahalar yükselirken şimdi böyle mahkeme duvarına döndüm….
Uzun zamandır görmediğim arkadaşlarımdan biri; hâlâ köyde misin diyerek bana acıdı, diğeri; göbek yapmışsın diye rahatladı, öbürü de yazarlıkta ne kadar güzel yol alıyorsun diye sırtımı sıvazladı.
Öyle işte arkadaşlar başka başkadır…
Yaş akımından sonra anladım ki halkımız 40 yaşı ölüme çeyrek kala falan sanıyor:) benim akranım bütün kadın arkadaşlarım fıstık gibi valla:) hiçbiri yaşlı falan değil aaaaa
Ne diyorsanız diyin ne damgası vuruyorsanız vurun ama evinizde oturup eşinizin helal parasıyla geçinmeyi kölelik olarak görüp dışarda elin adamlarına para kazandırmanın Özgürlük olduğunu beyan ediyorsanız siz kapitalizmin kölesi olmuşsunuz.
Şimdi sırası değil ama malum Çorum da deprem bölgesinde, eğer bir gün göçük altında kalırsam ve fotoğrafımı çekerlerse “edebiyatçıların” fotoğrafıma öykü yazmalarına izin vermeyin lütfen.
Bugün oğlan bir öykü yazmış, öğretmeninin verdiği konuyla ilgili. Tamam, bir sürü dilbilgisi hatası var ama o kadar iyi ki🥹 zaten öğretmeni de o yüzden bana yazmış:)
Öğretmeni; sevgili Deniz Longa♥️
Burada sadece bunu paylaşayım:) söyleşi sonu yüzümüz gülüyor:) gerçekten çok güzeldi:) yine gelin Adnan Gerger ve
@ayla_burcin
♥️
1500 fotoyu instagramda paylaşıcam hihihihi
Susamıyorum galiba:) ben eleştirilerden payıma düşeni alıyorum. Eksikliklerimin de farkındayım. Fakat biraz farklı şeyler anlatır, alıntı yapılamayacak kadar cümlelerinizi sadeleştirirseniz size bakış bu oluyor:) meselenin de cinsiyeti yok:) günaydın:)
Emek hırsızı diyenler şakacı herhalde:) o kazakları, çantaları üç kuruşa ördürüp dünyanın parasına satıyorlar. Asıl o koca koca markaların yaptığı hırsızlık. Neyse bu yaz hangi markanın çantasını örsem acaba:)
Annem ürünü alıp kabine giriyor ilmeklerini sayıp bir kağıdayazıyor, gerekirse şemasını çıkarıyor, ben de ürünün her yönden fotoğrafını çekiyorum,ekip işi yapıyoruz yani . Daha zor ve karmaşık ürünleri alıp örneğini çıkardıktan sonra iade ediyoruz neyiz biz moda köstebeği mi
Yarın çiçekli elbise giyinip süslenip püsleneceğim:)
sabahın köründe bahar gibi dolaşacağım etrafta:)
Bahar nasıl olurmuş görsünler hihihihi yakışmaz karanlık karanlık oy kullanmaya gitmek :)
Acaba ebeveynlerimiz sadece tanıdığımız insanlar; komşu, meslektaş, esnaf birileri olsaydı da onları sever miydik? Kaç kişi kendine bu konuda dürüst olabilir ki?
Bu kız deprem olduğundan beri benimle yatıyor:) sanırım stresimin farkında. Genelde ablasının veya abisinin yatağında yatar ama günlerdir uyumuş olsa bile ben yatağıma geçtiğimde mutlaka gelip koynumda yatıyor. Ne diyeyim var ol canım Latte:)
Yeni bağımlılığınız SUÇÜSTÜ, şimdi yayında.
Türkiye’de ‘suç edebiyatı’ kavramını yaygınlaştırma gayesiyle yola çıkan ve iki aylık periyotlarla yayınlanacak olan SUÇÜSTÜ’nün ilk sayısına artık sitesinden ulaşabilirsiniz.
Bu eski arkadaşlar beni bitirdi ya:/ kitabımı imzalı yollayabilir miymişim? Şey sanıyorlar; 100/200 tane evimde var:)
1,5 sene geçti el insaf:)
Gerçi arkadaş olmayanlar bile istiyor arkadaşların hakkıdır fjfjfj
Biri de şey demişti; yolla da değerlendireyim:)) paşam ya:))
Cildim bahtımdan parlak be jdjdjd baktıkça şaşırıyorum:) bu yüz sivilce cennetiydi, ne tedaviler gördü :/ vay be:)
He tabii doğru highlighterın da hakkını yemeyeyim cjcjcj
Bu ara örüyorum:) yastığı da ben örmüştüm:) o zamanlar kayınvalidem herkese yaparsın kendine sıra gelmez demişti:) haklı çıktı:) neyse yaparız ya:) gideyim de ruj süreyim renk gelsin yüzüme:)
Epey bir zamandır arı koleksiyonu yapıyorum:) iş nereye varacak bilmiyorum fakat şu an için gerek hocamın yönlendirmesi gerek arkadaşlarımın ısrarıyla artık benim de bir shopier mağazam var:) arı ayraçlarım evlerinize konuk olmak için bekliyor:)
Mahalle baskısına yenik düştüm:) boyadım diplerimi:) ama şu erkek boyası işini denicem:) he bi de saçları yazın emanete bırakamıyor muyuz:) havalar soğuyunca geri alırız:)
Şimdi benim saçlarım epey beyaz:) bi de hızlı uzuyor:) e şimdi dipleri de çıktı ve tatile de gidicez:) aslında ben çok takmıyorum ama “bakımsız” baskısı yüzünden boyamam gerekiyor gibi hissediyorum:/ ay çok saçma:) halbuki valla bakımlıyım🤭😂
İster para verip alırım, ister kütüphaneden alırım veya bana hediye edilir. Ben bir şekilde okurum. Okuduğum kitabı ister süslü cümlelerle paylaşırım, ister iyi bir inceleme yazısı yazar paylaşırım veya bacaklarıma koyar fotoğrafını paylaşırım. Yahu kime ne?