Hiç bir kongre merkezi onun gibi bir hatibi görmeyecek artık ama adı doğduğu andan vefat ettiği ana kadar sevgiyle ve sadakatle bağlı olduğu topraklarda yaşasın istedik. Teşekkürler Gümüşhane Üniversitesi. Bu dünyadan bir Mustafa Çalık geçti...
Millete ve devlete adanmış bir ömür nihayete erdi.
Başımız sağ olsun.
Adnan Abi’nin ifadesiyle Türk milliyetçiliği davasının keskin zekâsı, akıllara seza hafızası, cerbezeli üslupçusu, ummanı kıskandıracak mütebahhiri ağabeyim, hocam Mustafa Çalık hakkın rahmetine kavuştu.
Seçim bitti. Şükür... Herkes işine baksın. Akademisyenler kitaba, imamlar camiye, evli evine köylü köyüne... Siyasetle kazanılacak da kaybedilecek de bir mevzi yoktur. Herkes işini güzel yapsın. Bu ülke işini düzgün yapan güzel yapan insanlar ülkesi olsun
Yedi güzel adamın en az bilineni ama en çok emek edenlerinden biri olan Nazif Gürdoğan ağabey de dünya sürgününü tamamlamış. Rabbim rahmet eylesin. Mekanı cennet olsun İnşallah...
Bu çocuklar bizim çocuklarımız. Hangi ara bu kadar zulme karşı sessiz, acıya karşı duyarsız, kendinden başkasına gamsız bir nesil yetiştirebildik. Sahi bunu nasıl başardık? Sağa sola bakmanıza gerek yok en masum olanlarımız onlar. Suçlu biziz. Onlar bizim günahımız...
Elbette yaşayacaktır, yaşamalıdır. Ama Mustafa ağabeyin keskin zekâsından, cesaretinden ve mihmandarlığından yoksun olarak.
Rabbim rahmet eylesin, mekanı cennet olsun.
"Evet, ilmektir boynumdaki ama ben
kimsenin kölesi değilim
tarantula yazdılar diye göğsümdeki yaftaya
tarantulaymış benim adım diyecek değilim
tam düşecekken tutunduğum tuğlayı kendime rabb
bellemeyeceğim." İsmet Özel
Ahmet Haşim'den Yahya Kemal'e:
Biliyorum, hayatında beni bir dakika sevmedin, bir dakika bana dost sıfatını tamamen vermedin. Ben bunu bilerek dostun oldum, çünkü biliyorum ki ruhun benim ruhumun cinsindendi, çünkü biliyorum ki bedbahtsın ve mesut olmayacaksın, tıpkı benim gibi.
109 yıl sonra, Soykırımın mimarı Talat Paşa isimli caddelerde yürüyoruz. Talat Paşa isimli okullarda çocuklarımızı okutuyoruz.
Almanya’da bugün Hitler isimli caddeler olsaydı, Hitler isimli okullarda çocuklar okusaydı nasıl bir Almanya olacaksa, öyle bir Türkiye’de yaşıyoruz.
Acıları yarıştırmaktan bıkmadı dünya. Bir çocuk ölmüşse bir çocuk ölmüştür. Bir kadın ölmüşse bir kadın, bir insan ölmüşse bir insan. Ve çocuk, kadın ve insan öldüğünde bütün insanlık ölmüştür. Aytmatov'un dediği gibi, "Bir insan için en zor şey, her gün insan kalabilmektir.
Biz ona hep son ittihatçı derdik. Kızar ve ittihatçılar ölür ama ittihatçılık ölmez derdi. Son televizyon programında da Türklük yaşadığı müddetçe ittihatçılık da Türklüğün direnme azmi olarak Türk ruhunda yaşayacaktır demişti.
Elbette yaşayacaktır, yaşamalıdır.
Kahramanlar çağında yaşamıyoruz. Herkes kendi sorumluluğunun gereğini yapacak. Bizi, Gazzeyi veya dünyadaki herhangi bir mazlumu kurtaracak bir kahraman gelmeyecek. Herkes aklı ve gücü yettiğince yapması gerekeni yapacak o kadar. Gerisi takdir-i İlahi. Allah kerim.
Bayrağımızı gördüğümüzde selam dururuz. 🫡
🇹🇷 İstiklâl Marşımızı duyduğumuz her yerde 'hazır ol'a geçeriz.
Alperen'i ve onu yetiştiren hocalarımızı tekrar tebrik ediyoruz. 💪
Genellikle iman sahipleri, kendileri nasılsalar Tanrı'yı da o hale getirirler, iyiler onu iyi yapar, kötüler de kötü; kinci ve geçimsiz sofular, herkesi cehennem azabına uğratmak için, cehennemden başka birşey düşünmezler... Rousseau/İtiraflar
Sevgili oğlum Bedirhan Ensar ve sınava girecek tüm çocuklarımıza başarılar diliyorum. Elinizden geleni yaptınız bundan sonrası nasip. Unutmayın sonuç ne olursa olsun hiçbir şeyin sonu değil. Ve unutmayın sonuç ne olursa olsun hiç bir şey sizden kıymetli değil
Saygıdeğer hocam, sevgili ağabeyim her daim gülen yüzünle, nezaketinle, bilgeliğinle hatıralarımizda ve kalbimizde yaşamaya devam edeceksin. Rabbim sana rahmet eylesin. Mekanın cennet olsun.
Şu bilinçteki bir kadına hangi sözle karşılık verilebilir ki. Biz onlar için hiçbir şey yapamıyoruz ama onlar bize çok şey öğretiyor... Sırtını Allaha dayamış olanları ölümle, malla, mülkle neyle korkutabilirsiniz ki...
Bir toplumun ürettiği kurumlar o toplumun her açıdan ortalamasını temsil eder. Yani toplumun ahlakı/ahlaksızlığı neyse siyasetin, üniversitenin, sokağın da ahlakı/ahlaksızlığı o kadardır. Bir de bakan göz vardır. Genel olarak insan baktığı yerde kalbindekini görür.
Mahremiyet duygusunun baskılanmak, kendini ifade edememek gibi bir iletişim kusuru olarak tanımlandığı toplumlarda insanın son sığınağı olan öz benliği de tarumar ediliyor demektir. İç kalenize sahip çıkın.
Ortadoğu uzmanlığı hakkında: Henüz “haber” alırken dahi manipüle edildiğimiz bir coğrafyadan derinlemesine “bilgi” alıp onu analiz edeceğiz vs.
Zor iş.
Mahcubiyetle yapabildiğimiz tek şey olan protestoların zulmü unutturmamak dışında Gazzeye bir faydası yok. İnsan olduğumuzu unutmamak ve yarına insan olarak kalmak için bize faydası var. Bunca acı karşısında sen ne yaptın sorusuna yarın için bırakılacak mahcup bir cevap...
Sevgili dostum, kardeşim Hasan Bozkurt'un kıymetli doktora çalısması kıymetiyle mütenasip Cedit yayınlarından çıktı. Bu Hasan Bozkurt'tan umduğumuz ve bekledigimiz nitelikli çalışmaların ilki ve önsözü. Tebrik ederim.
- YENİ KİTAP -
POST MODERN MİLLİYETÇİLİK
–Millet ve Milliyetçilikten Milletler ve Milliyetçiliklere–
Dr. Hasan Bozkurt Çelik (
@hbozkurtcelik
) tarafından kaleme alınan Post Modern Milliyetçilik kitabına ve seçkin kitabevlerinden ulaşabilirsiniz.
Türk muhafazakarlığının en büyük problemi iktidar gücüyle baskılandığı için her problemin çözümünü her ne pahasına olursa olsun iktidarı elde etmekte görmesindedir.
Okul performans farklılıklarının en yüksek olduğu ülkelerin başında gelen Türkiye'de lise ve yüksekögretime sınavsız bir geçiş sistemi dezavantajlı toplum kesimlerinin tamamen kaderine mahkum edilmesinden başka bir işe yaramaz.
Memleket hükmen mağlup herkes kendi kalesini korumanın derdinde... Ne solcumuz solcu, ne milliyetçimiz milliyetçi ne de islamcımız İslamı. Bu aralar herkes ortaya karışık. Biz ne ara bu kadar şahsiyetsizleştik...
Öğretmenlerin sahip çıkmadığı hiç bir eğitim reformu başarıya ulaşamaz. "Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli"nin kaderi öğretmenlerimizin onu sahiplenip sahiplenmeyecegine bağlı. Hazırlanırken dikkate alınmadılar ama umarım en azından modelle ilgili uyarıları dikkate alınır.
Sevgili Öğrencilerim, pandemi günlerini de bahane ederek acaba Albert Camus/Veba romanını okusanız da üzerinde konuşsak mı? Hadi bakalım. Kitabı bitirip ilk yorumu gönderen beş kişiye ben de bir kitap hediye edeceğim.
Santa medya yayın hayatına başladı. Tebrik ediyorum. Gençlerimize başarılar diliyorum. Umuyorum ve inanıyorum ki şehrimizin kültürel hayatına zenginlik ve renklilik katacaklar. Onlar yürüyecekler biz destek olacağız. Hadi bakalım.
"Dikkatin rikkatle, iyiliğin güzellikle, bilginin incelikle, aklın ahlakla tamamlanması, tahkim edilmesi gerekiyor. Ahlaktan yoksun bir akıl, yalnız sahibine değil, başkalarına da ciddi zararlar verir, veriyor." İbrahim Tenekeci
Bünyesinde Türk Dil Kurumu ve Türk Tarih Kurumu gibi iki güzide kurumu bulunduran Atatürk Kültür, Dil ve Tarih Yüksek Kurumu Başkanlığına iki dönemdir neden Fars Dili ve Edebiyatı profesörleri atanır. Bu memlekette bu işleri yapacak Türk dili ve Türk tarihi profesörü yok mu?
Herhangi bir siyasi partide resmi görevi olmayan akademisyenlerin akademik değerlendirmeler yapmak yerine iktidar veya muhalefet partilerini canhıraş savunmaları inanın ki akademiyi itibarsızlaştırıyor. Yapmayın...
Benjamin Disraeli "Doğu bir meslektir." der. Evet, kesinlikle haklıdır. Şarkiyatçılık bunun ispatıdır. Batı bizim için ne zaman bir "aşk" değil de meslek meselesi olursa işte o zaman "Batılılaşma" meselemiz sona erecektir.
Bölüm, program farkı gözetmeksizin lisans ve ön lisans egitimine başlayacak gençlerimiz icin Mehmet Akif Hoca'dan yol azıgı kıymetinde cevaplar ve tavsiyeler...
Ankara Kent Konseyi Başkanlığına büyük bir teveccühle yeniden seçilen ağabeyim, başkanım Halil İbrahim Yılmaz'ı tebrik eder, yeni döneminde de başarılar dilerim.
Ankara Kent Konseyi Başkanlığına yeniden seçilen kıymetli kardeşim Halil İbrahim Yılmaz'ı ve yetkili kurullara seçilen her biri birbirinden değerli kurul üyelerini tebrik ediyor, Başkentimiz için yapacakları çalışmalarda başarılar diliyorum.
Örnek temsil kabiliyeti ve
Vahşetin kim tarafından kime yapıldığının hiç bir önemi yoktur. Vahşet vahşettir. Böyle kaotik zamanlar maalesef vahşeti birilerinin nezdinde meşrulaştırabiliyor. Bu asla kabul edilebilir değildir. Bugün onayladığın zulmün yarın mazlumu olursun. Biz asla bu değiliz...
İslam din adamlarımız ve siyasetçilerimizin bazen cebinde, bazen elinde, bazen dilinde ama hiçbir zaman kalbinde değil. Onun için din adına gelen ticarete de siyasetede lanet olsun. Bayramınız mübarek olsun
Ne desem bilmiyorum ki... Kalbimiz kırık. Umutlarımız yaralı... Gidenlere rahmet olsun. Rabbimin rahmeti kulun her günahından büyüktür. Ve ilk taşı günahsız olanınız atsın...
@aysegulozyanik
@yavuzagiraliog
Hanımefendi Arapça Eğitim alan öğrenciler tarafından düzenlenmiş bir etkinlik. Programın başında İstiklal Marşı Türkçe olarak zaten okunuyor. Sonrasında da şiir olarak Arapça okunuyor. Nasıl bir emperyalizmden bahsediyorsunuz tam olarak.
Spor ve yükseköğretim camiamızın kıymetli mensupları,
4 Kasım 2024 tarihinde gerçekleştirilecek olan Türkiye Üniversite Sporları Federasyonu 6. Seçimli Olağan Genel Kurulu’nda federasyon başkan adayı olacağımı sizlerle paylaşmak istiyorum. 👇🏼
❝Gazze dışında dünyada her yer işgal altında, hepimiz işgal edildik❞
❝Bu savaş, insan haysiyetinin yeryüzünü aştığı bir savaştır. Çünkü haysiyetin yer yüzünde ineceği bir yer kalmadı❞
Çevirmen Ayçin Kantoğlu, İslam Düşünce Enstitüsü (İDE) tarafından düzenlenen "İnsanlık
İhsan Fazlıoğlu'nun "emanet kimlikler" diye kavramlaştırdığı şeyle başlıyor her şey. Atadan devralınan dini ve ideolojik kimlikler gençler üzerinde ciddi bir baskı oluşturuyor. Bir Kemalistin çocuğu ile bir dindarın çocuğunun yaşadığı baskı arasında hiç bir fark yok.
Göçmen politikasını eleştirebilirsiniz ama bu vahşet, bu barbarlık kabul edilemez. Bize yakışmaz. Yazık... bunu yapana da sebep olana da, engelleyemeyene de yazık... Çok yazık.