UNUTULAN SOYKIRIM TEKRAR EDER Bazı bürokratlar tarafından *İsrail ile kısıtlama gerekçeleri kalkarsa tekrar ticaret yapılabilir* şeklinde talihsiz bir açıklama yapıldı. Bu açıklama ateşkes ile her şeyin süt liman olduğu izlenimini veriyor. Filistin’de sadece ateşkesten bu yana yaşanan birkaç gelişmeyi hatırlatarak asla bir gevşemeye girilmemesi gerektiğini hatırlatmak isteriz. •Siyonist işgal, ateşkes anlaşmasında belirtilen yardım ve yeniden inşa sürecini uygulamakta hâlâ ayak diremektedir. •Yardım alanlarında anlaşmaya tam olarak uymamaktadır. •Sağlık alanında büyük bir yıkım olmasına rağmen, işgal yönetimi herhangi bir onarım sürecine izin vermemiş ve gerekli tıbbi malzemelerin girişine engel olmuştur. •Ayrıca, yakıt girişleri anlaşmada belirtilenden çok daha az seviyede gerçekleşmiştir. •Kuzey Gazze Şeridi'ne giren miktar neredeyse yok denecek kadar azdır. •Anlaşmada belirtilen iş makineleri hiç getirilmemiştir, bu durum şehitlerin naaşlarının çıkarılmasını engellemekte ve özellikle bu aşamanın sonunda takas edilecek cesetlerin kurtarılmasını zorlaştırmaktadır. •Anlaşmada yer alan yardım malzemeleri – özellikle çadır, yakıt, gıda malzemeleri ve ağır iş makineleri –hala rahatlıkla içeri sokulmamaktadır. •Dr. Hüsam Ebu Safiye çöldeki işkence merkezindedir. •Batı Şeria / Cenin’de ateşkesten bu yana katledilen insan sayısı 119 a ulaştı. •Serbest bırakılan mahkumların yaklaşık iki katı tekrar içeri alındı. •Siyonist esirlerin tamamı serbest bırakıldıktan sonra tekrar saldırıların başlatılması gerektiği Siyonist yöneticilerce en üst düzeyde dile getirilmektedir. Anfidap olarak diyoruz ki: MUTLAK KÖTÜLÜK OLAN VE ADETA BAŞKA BİR GEZEGENDEN BU DÜNYAYA GELMİŞ OLAN BU YARATIKLARLA YAPILACAK HEHANGİ BİR NORMALLEŞME, YERYÜZÜNDEKİ BÜTÜN CANLILARIN LANETİNİ ÜZERİMİZE ÇEKMEYE YETECEKTİR.

Soykırıma İsyan Filistin'e Destek için Sabah Namazı Sonrası Hacı Bayram Camii avlusunda basın açıklaması gerçekleştirdik. Açıklamayı Platform adına Medeniyet Vakfından Serdar Koyuncu yaptı.

ANFİDAP heyeti olarak Gazi Üniversitesi Rektörü Sayın Uğur Ünal'a ziyaret gerçekleştirdik. Ziyarette, ANFİDAP'ın çalışmaları hakkında istişarelerde bulunuldu. Platforma verdikleri destekten ötürü @ProfDr_ugurunal 'a teşekkür ediyoruz.

Gazze’de İşlenen Soykırım Suçuna Katılan Çifte Vatandaşların(İsrail/Türkiye) yargılanmasına yönelik çalışmaların TBMM’ye taşınması kapsamında HÜDA PAR'ı ziyaret ederek Genel Başkan Sayın @zyapicioglu , Genel Sekreter @mhuseyinyilmaz , Genel Başkan Vekili @sehzadedemir 'i Parti genel merkezinde ANFIDAP olarak ziyaret ettik. Görüşme talebimizi kabul ettikleri için Sayın @zyapicioglu bey'e teşekkür ederiz.

RT @alibabacan: Ankara Filistin Dayanışma Platformu İcra Kurulu Üyeleri Genel Merkezimizi ziyaret etti. Başta Gazze olmak üzere Filistinli…

İsrail'in Filistin'de gerçekleştirdiği soykırımı telin etmek, ABD Başkanı Trump'un Gazzeyi işgal planına karşı çıkmak için ve Filistin halkıyla dayanışma amacıyla yapağımız basın açıklamasına davetlisiniz. Ankara Filistin Dayanışma Platformu 📆 09 Şubat 2025 Pazar Sabah Namazı Çıkışı 📷 Hacı Bayram Camii #FreePalestineNow

Gazze’de İşlenen Soykırım Suçuna Katılan Çifte Vatandaşların(İsrail/Türkiye) yargılanmasına yönelik çalışmaların TBMM’ye taşınması kapsamında Deva Partisini ziyaret ederek Genel Başkan Sayın Ali Babacan, Genel Sekreter Yusuf Türkmen, Genel Başkan Yardımcıları Hasan Karal ve Kerem Altun’u Parti genel merkezinde ANFIDAP olarak ziyaret ettik. Görüşme talebimizi kabul ettikleri için Sayın @alibabacan ve ekibine teşekkür ederiz.

ABD Başkanı Trump'ın Gazzelileri sürgün edip Gazzeye ABD Askeri göndereceklerini ilan etmesi üzerine ABD Büyükelçiliği önünde "Amerikan Emperyalizmine ve Siyonist İşgale Hayır" diyerek basın açıklaması ve protesto eylemi gerçekleştirdik. Açıklama esnasında sık sık ABD ve İsrail aleyhine sloganlar atıldı. Basın açıklamasını platform adına dönem sözcümüz Mustafa Eminoğlu okudu. Açıklamanın tam metni: Değerli Katılımcılar ve Basın Mensupları; Aksa Tufanıyla birlikte tüm dünyada tarihin kırılma anlarından birisi yaşanmaktadır. Mutlak iyi ile mutlak kötünün savaşı Gazze’de gerçekleşmektedir. Gazze’de mutlak kötülük ile o kötülüğe direnen erdemin savaşı yaşanmaktadır. Bir tarafta İslam savaş hukukunun esirlere karşı merhametini yokluklar içinde uygulamaya çalışanlar, diğer tarafta hamile kadınların öldürülmesiyle iki kişinin öldüğü mutluluğunu yaşayan teröristler karşı karşıyadır. Bir tarafta tüm özgür insanları heyecanlandıran yaşanan küresel esaretten kurtuluşun müjdecisi olanlar, diğer tarafta tüm insanlığın kendisine hizmet etmesini düşünen (ve bunu da tüm dünyadaki ticari hakimiyetiyle sağlayan) toprağın, yaşamın, her güzel şeyin hırsızları Gazze’de karşı karşıyadır. Mutlak iyi ile mutlak kötünün savaşı Gazze’de gerçekleşmektedir. Bizler inanıyoruz ki kötülük er ya da geç kaybedecek, zelil olacaktır. Tarih bu kötülüklerin lanetle anılmalarıyla doludur. Aksa Tufanıyla birlikte insanlık kötülüğün temsilcilerini belirgin bir şekilde görmeye başlamıştır. Aksa Tufanıyla birlikte mutlak kötülük, sonun başlangıcındadır. Gazze’de İsrail ve destekçileri tarafından bebeklere, hastanelere, okullara karşı yürütülen soykırımda 471 gün sonunda nihayet ateşkes imzalanmıştır. Gazzeliler ve kalbi onlarla birlikte olan iyiliğin tarafında yer alan insanlık, biraz olsun nefes alabilmiştir. Amerika Başkanı Trump ise etnik temizlik hayallerini unutmadığını, Gazze’de bebeklere, hastanelere, okullara karşı yürütülen soykırımın devam edeceğini, işlediği suçlardan dolayı her yerde aranan zanlıyla birlikte ilan etmiştir. Bizler biliyoruz ki; Trump’ın bu açıklamaları siyasal ve sosyal bir algı oyundur. Müttefiki İsraille birlikte Gazze kumlarındaki yenilgisini unutturmaya çalışmaya yönelik bir adımdır. Başta Amerika olmak üzere dünyanın süper güçleri, teknolojik ve lojistik tüm imkanlarını seferber ederek Gazze’nin masum bebeklerinin hepsini öldürmeye çalışmıştır. Ancak başaramamışlardır. 360 Kilometre karelik küçücük bir toprak parçası olan Gazze’de soykırım boyunca Siyonistler tarafından hedeflenen; bebeklerin öldürülmesi, hastanelerin bombalanmasıdır. Gazze direnişine yönelik kayda değer bir zarar veremediği kendileri tarafından itiraf edilmektedir. Birkaç kilometre karelik alanda dahi sözde süper güç  Amerika ve müttefiki İsrail, Gazze’de kontrol sağlayamamıştır. Durum bu iken ve tüm dünyaca İsrail ve Amerika, Nazi Siyonizmi terörüyle malum olmuşken Gazzelilerin yerinden edileceğine yönelik beyanlar, yalnızca psikolojik bir hamledir. Nazi siyonizminin tüm hamleleri Gazze’nin kumlarına gömülmüştür. Trump, işlediği suçlardan dolayı her yerde aranan zanlıyla birlikte gerçekleştirdiği toplantıda Amerikan ordusunun Gazze’ye gireceğini de ilan etmiştir. Sanki Amerika, İsraille birlikte soykırım suçunu işlememiş de Gazze’de yer almamış gibi bu tip açıklamalarda bulunması 78 Yaşındaki Trump’ın selefi Biden gibi kocadığını göstermektedir. Gazze’de yaşanan soykırımda binlerce Amerikan teröristinin rol aldığı ve yüzlerce Amerikan teröristinin Gazzeli yiğitler tarafından etkisiz hale getirildiği bilinen bir gerçektir. Amerikan başkanı, kendi topraklarından 9.464 kilometre uzakta yer alan Gazze’yle ilgili etnik temizlik planları yapmak yerine eyaletlerinde çıkan haftalarca süren yangınları söndürmekle uğraşmalıdır. Amerikan başkanı; bebeklere, hastanelere ve okullara karşı soykırım suçunu işleyerek Nazi Siyonizmini beslemek yerine borç batağına batmış ekonomik sistemiyle uğraşmalıdır. Amerikan başkanı, siyonist lobinin hizmetkarlığını yapmak yerine kendi ülkesindeki bitmiş sağlık sistemiyle, çürümüş bürokrasisiyle, yüzbinlerce evsiz Amerikalıyla ilgilenmesi gerekmektedir. Trump, Filistinlilere yönelik ilk etnik temizlik hayali kuran kişi değildir. İsrail’in Kuruluşu olan Nekbe’den bu yana Filistin davasını bitirmeye yönelik onlarca Nazi Siyonizmi tarafından plan ve proje ortaya atılmıştır. Ancak “Tufanlar” engellenememiştir. McGee Projesi, John Foster Projesi, Gordon Clapp Projesi, John Ford Projesi, Smith ve Protea projesi, Eric Johnston Projesi . Hubbert Humeghri Projesi . 1955 İngiliz Projesi, Donna Arzt Projesi . Dag Hammer Projesi . Elena Roselstein Projesi. . Marc Perron Projesi . Ben-Gurion Komitesi . Hüsnü el-Zaim projesi . Sina Projesi 1951-1953 Levi Askhol Projesi, Shlomo Gazit Projesi, Agital Allon projesi, Profesörler Komitesi, 1980 Kanada'ya tehcir planı, Igor Adası Planı, Lieberman'ın 2014 planı ve son olarak 2020 yılında Yüzyılın Anlaşması olarak tanıtılan Abraham Anlaşmaları Tüm bu etnik temizlik hayallerini içeren projeler fiyaskoyla sonuçlanmıştır. Filistinliler ve onların yanında yer alanlar mutlak kötülüğün planlarını sürekli olarak geçersiz hale getirmişlerdir. Ankara Filistin Dayanışma Platformu olarak Trump’a anlayacağı diplomatik bir dille seslenmek istiyoruz. Mr. Trump, Don’t be a fool (Aptal Olma)

AmeriKAN Emperyalizmine ve Siyonist İşgale Hayır! Gazze’yi İşgal Planı Yapan Trump ve Netanyahu’yu Protesto ve Basın Açıklaması GAZZE, GAZZELİLERİNDİR VE ÖYLE KALACAK! 7 Şubat 2025 Cuma Namazı Sonrası ABD Büyükelçiliği Önü Çukurambar-Ankara Not: Cuma Namazı Çıkışı Çukurambar Tuğba Altınok Camiinde Hastanede Tedavisi Devam Ederken Şehit olan Filistinli 1.5 Yaşındaki Ziana Sarsaur Kardeşimizin Cenaze Namazı Kılınacaktır. Ankara Filistin Dayanışma Platformu

ABD ve İsrail’in Gazze’yi işgal planına boyun eğmeyeceğiz. Emperyalistler ve işgalciler Gazze’yi ele geçiremeyecek. Nehirden denize özgür Filistin!

Anfidap İcra Heyeti olarak, Gazze'de yaşanan soykırım suçuna Karışan Çifte Vatandaşların tespiti, yargılanması ve hukuki durumlarına dair Dem Parti Kocaeli Milletvekili ve İnsan Hakları Aktivisti Ömer Faruk Gergerlioğlu'nu ziyaret ederek konuyu Meclis gündemine getirmesi ile ilgili istişarelerde bulunduk.. Katkı ve Destekleri için kendilerine teşekkür ederiz.

Anfidap İcra heyeti olarak, Yeni Yol Partisi (SP) Grup Başkanı Av. Bülent Kaya'yı ziyaret ettik. Ziyarette, Gazze'de yaşanan soykırım suçuna karışan çifte vatandaşların tespiti, yargılanması ve hukuki durumlarını Meclis gündemine getirilmesi için istişarelerde bulunduk. Katkı ve Destekleri için kendilerine teşekkür ederiz

LİNET KONSERİYLE İLGİLİ BASIN AÇIKLAMASI İsrail, 1948 yılından bu yana Filistin halkına yönelik sistematik katliamlarda bulunmakta ve yayılmacı politikalar izlemektedir. 7 Ekim tarihinden itibaren ise Gazze'ye yönelik insanlık dışı soykırım suçu İsrail tarafından işlenmiştir. Bu suçları işleyen kimseler ile destekçileri tarafından yapılan, toplum vicdanını yaralayan etkinliklere karşı sessiz kalınmamalıdır. Ankara’da İsrail destekçisi kimselerin faaliyetlerinin iptal olmasına yönelik çağrılar; soykırıma karşı durmak, insanlık onurunu savunmak ve Filistin halkının yaşadığı zulme dikkat çekmek amacıyla yürüttüğümüz mücadelenin bir gereğidir. Bu doğrultuda, duyarsız bir eğlence anlayışını temsil eden ve bebek katili İsrail ordusunda askerlik yapan Linet’in 04/02/2025 tarihinde düzenlenecek konserine karşı Ankara Filistin Dayanışma Platformu olarak gösterdiğimiz haklı tepki sonucunda, söz konusu konserin iptal edildiği bilgisi tarafımıza ulaştırılmıştır. Türkiye’nin her yerinde İsrail destekçisi kimselerin faaliyetlerinin yapılamıyor olması, on binlerce çocuğun katili İsrail'e destek olanların tüm kamuoyu nezdinde itibarsız bir konuma düştüğünü göstermektedir. Adaletin, vicdanın ve insanlık değerlerinin sesi olan herkese bu süreçte verdiği destek için minnettarız. Sanatın, zulme karşı direnişte bir araç olması gerektiğine inanıyor; bundan sonra da Filistin'in haklı davasının yanında yer almaya devam edeceğimizi vurguluyoruz. Ankara Filistin Dayanışma Platformu

Biz Unutmasık Siz de Unutmayın! #drhussamabusafiya

Ankara Filistin Dayanışma Platformu olarak Filistin'e destek ve İsrail'e lanet için sabah namazı sonrası Hacıbayram Camiinde buluşup basın açıklaması yaptık. Basın açıklamasını Platform adına İDH Yönetim kurulu üyesi Halil Han yaptı.