Birkaç gün Antalya’nın Serik ilçesinde misafirdik. İnanılmaz biz ortak özellikleri var oradaki insanların. Gölge olan her yerde, her an, her şekilde uyuyabiliyorlar. Yermiş, taşmış, betonmuş fark etmeksizin kıvrılıp direkt dalıyorlar. Ben de denedim ama başaramadım.
26 yaşında evlendim. İlk zamanlar evdeki temizliğin, yemeğin zaman kaybı olduğunu ve ömrümden çaldığını düşünürdüm. Şimdi 33 yaşındayım. Hafta içinin yemeklerini Pazar gününden hazırlıyoruz eşimle. Temiz bir evde ocakta pişen yemeğin kokusu kadar beni mutlu eden çok az şey kaldı.
Kenarda, köşede üç kuruş doları, altını olan insanların, bunlar yükseldikçe sevindiklerini görüyorum; aklım, havsalam almıyor gerçekten. Evet bravo bayağı kazandın da diğer yandan k.çına giren zamlar ve ülkenin geldiği acınası hali ne olacak?
Kattığı anlamsal, psikolojik, bilişsel durumların yanında; kelime hazneme de birçok yeni kelime eklememi sağladığı, kendimi bol bol sorgulattığı için size çok teşekkür ederim🌹
@nihanka
Bugün Levent ile fotoğraf çekiniyoruz. Yan masamızdaki kadın dedi ki “ya gerçekten öyle güzel gülüyorsunuz ki kusura bakmayın bir ara takıldım gözümü sizden alamadım.” Ben tabi utan, kızar teşekkür ettim. Levent diyor ki “bizim bir de kızımız var. O daha güzel gülüyor.”
Çarşıdan alınan 1 tane narın eve gelince 1000 tane olmasını konuşuyorsak; çarşıdan alınan 1 kg ıspanağın tencereye girdiği an 3 gram kalmasını da konuşmalıyız bence. Tabii biri kıyak yaptığı için ona övgüler, methiyeler; diğerinin yaptığı tam bir adilik😂
@otekidunyali
Kadın 400 bin küsür takipcisini bıraktı, geldi. Ben 250 tane yıkıntı fotom eski hesabımda kaldı diye kahroladuruyim (bu umarım böyle yazılıyordur)😅
30lu yaşlarımı haftanın son iş günü olan cuma olmasına sevinirken, akşamına da çay içip çekirdek yiyip Kızılcık Şerbeti izlerim diye heyecanlanarak geçireceğimi hiç hayal etmemiştim.
Yaşlanmaksa yaşlanmak bu. Olgunlaşmaksa olgunlaşmak. 30lar öyle güzel ki; bir an dönüp arkama bakmadım şimdiye kadar. Gerçekten her yaşın ayrı güzelliği var.
Ankara’nınn kötü semti denilince sizin aklınıza ilk Sincan,Çinçin geliyor olabilir. Gerçek bir Ankaralı bilir ki; Ankara’nın en kötü semti varaklı Çukurambar’dır.
Bugün ailem 34 yılımı geçirdiğim mahallemden taşınıyor. Kıyaslama yapacak olursanız maddi anlamda daha iyi bir ev daha yeni bir mahallede olucaklar artık. Yani sevinilmesi gereken bir durum sayılabilir dışardan bakarsanız ama içimde kocaman bir yumru oturuyor şu an.
En güzel bahar temizliği; instagram influencer temizliğidir. Benim artık samimiyetsizlikten, fotoşoklardan, linklerden midem bulanıyor. Ha bu kadarını nasıl takip etmişim onu da bilmiyorum.
Tüik, A Haber, Trt Haber ve Anadolu Ajans verilerine göre 18 yaşıma girmiş bulunmaktayım. (Artık yerseniz🤪)
30 ve küsüratları bol farkındalıklı, şükranlı, huzurlu, umutlu ve zeytin ağaçlı🌿
Kızım (6), okulda harcaması için kendisine verdiğim ilk harçlık ile yanında para getirmeyen arkadaşına da canı çeker diye yemek almış. Bu gurur da bana bir ömür yeter.
Birilerinden bir şey isteme ile ilgili özrümü fark ettim geçen gün. Herkese yük olma korkusu, ne gerek var ben hallederim pehlivanlığı. Sonra fark ettim ki ben Allah’tan da bir şey isterken çekingenim. Kendi üzerimde çalışacağım o kadar çok konum birikti ki 📓
Maaş + ssk + servis + sağlık sigortası koşullarını sağlayan kurumsal işimden, içimdeki ışığı ortaya çıkaracak ve hayat amacıma uygun işi bulmak için şu dönemde ( yani covid falan işte) istifa ettim.
Yazmak istiyorum ben, yazmayı seviyorum. Küçükken de en sevdiğim eylemdi.
Erkek çocuklarını köpeklere benzetiyorum: hareketli ama sadık, laf dinleyen, cevap vermeyen, dalaşa girmeyen, safça. Kız çocukları ise tam bir kedi: her istediğini bilir ama yapmaz mantığına uyması lazım, sürekli muhalefettir ve cin cücüğüdür.
Kızıma bikini aldım. Denediğinde göbeğinden hoşnut olmamış olmalı ki; dün hamburger yiyelim mi dediğimde ilk defa “yok anne sağlıklı bir seyler yiyelim, ben ekmeği kestim” diyor. İki günde o göbeğin eriyeceğine dair umudundan öperim seni çocuk.
Ela ile her markete gittiğimizde sadece bir tane bir şey alma hakkı var. Dün arkadaşım aldı okuldan. Önce parka götürmüş, sonra gel sana marketi gösteriyim demiş. 4 tane de abur cubur aldırmış iki dakikada.
Çocuğunu özel okula gönderdi diye kendini klas ve zengin sanan, devlet okulunu tercih eden ebeveynleri ise fakir ve garip gören bir kesim var. Gerçekten böyle mi düşünüyorsunuz? Komik değil mi?
Birlikte çalıştığım ekip arkadaşlarım genelde z kuşağı. Her hafta birisi kesin hasta, hemen hepsinin dişlerinde tel var. Baktığınızda ben onlardan yaşlı biri olarak bunlar benden beklenirken tam tersi. Eski toprağım ya ondan sanırım🤪
Anneannem, Dedem(üst sıra 2.)vefat ettikten sonra yıllarca “Çavuşum,çavuşum. Ben çavuşumun yanına gidicem” diye ağlamıştı. Haklıymışsın kadın. Eleman çok yakışıklı.