Sezen Aksu'nun "yetinmeyi bilir misin, sana verdiği kadarıyla hayatın?" dedikten sonra "hoş, bilsen de bilmesen de, yara bere bu yollardan geçeceksin" dediği gibi .
Tek ihtiyacım olan şey bir deniz kıyısında sabaha kadar oturup olan biteni gözden geçirdikten sonra oradan kafasında her şeyi aşmış bir insan olarak kalkıp gitmek.
Kendime çok kızıyorum. Onca insan savundum, yanında oldum. Yeri geldi yardımlarına tek ben koştum, elimden ne geliyorsa yaptım. Şimdi etrafıma bakıyorum da hiçbiri yok. Neye çabalamışım, nelere koşmuşum haberim olmadan. Onlara koşarken bile düştüğümde ne yazık ki tek kalktım.
Birlikte dağılmaktan korkmayacağın insanlar olsun hayatında. Eksiklerini ya da hatalarını yüzüne vurmak yerine seninle tamamlansın. Düştüğün zaman seni kaldırsın, içini sana dökmekten korkmasın. Biri olsun hayatında, varlığı sana bir ömür yetsin.
“Hiçbir çiçek ne kadar güzel koktuğunu kanıtlamak için dalından kopmaz. Kendinizi göstermek için özünüzden kopmayın. Bırakın var olduğunuz yerde bilsinler değerinizi. Koparsanız, solarsınız.”
Kimse senin nelerle başa çıkmaya çalıştığını, neleri yendiği, yenemediğini, kimlerin yanında olmak istediğini, nelerin ağrıttığını başını, neler hissettiğini, neleri hissetmekten korktuğunu, içini, senden daha iyi bilemez. O yüzden dik yürü hep, kendine, sadece kendin lazımsın.
Sonra aramıza şehirler girecek, hiç karşılaşmayacağız. Tesadüfler bile bir araya getiremeyecek. Sonra belki birimiz öleceğiz, diğerimiz hiç bilmeyecek .